Şehzade yangini
- 96 stránok
- 4 hodiny čítania
Tento umelec, narodený v Istanbule v roku 1985, sa venuje vizuálnemu umeniu s dôrazom na ilustráciu a grafický dizajn. Od roku 2008 študuje grafický dizajn na Univerzite výtvarných umení Mimara Sinana, ale už predtým pracoval ako grafický dizajnér. Jeho umelecká dráha sa posunula k ilustrácii, keď opustil prácu pre agentúry, aby sa mohol plne venovať tvorbe. Jeho prvé ilustrácie sa objavili v grafickom románe v roku 2009. Jeho práca zahŕňa ilustrácie pre reklamné agentúry a časopisy, plagáty pre filmové festivaly a divadlá, obálky kníh a korporátny dizajn.



Selçuk Ören’in yazıp çizdiği “Şehzade Yangını” serisinin ikinci kitabı, 1768 yılında Galata’da yangının ortasında kalan Tahir’in, ağır yaralanan hasmı Kadırgalı Kör Emin’i kurtarmaya çalışmasının hikayesi…“Yeraltı Camii’nin avlusunda bulunan kalabalık, Adem’in cennetten kovulduğu bu mübarek günde dua ediyordu. Kimisi günahları için af dilerken, kimisi de borçlarını kapatabilmek için para diliyor, birkaç mecnun ise vuslat için Allah’tan medet umuyordu. Osman Dede ise cennete kabul edilmek için Allah’a yalvarıyordu. Başını huzurla göğe kaldırdığında gökyüzünde uçan yalıçapkınlarını gördü. Yalıçapkınlarının cennete taşıdığı mümin kardeşlerinin ruhlarını, kıskanmadan edemedi. Fakat ne olduysa bir anda oldu…”
“Sefalet içerisinde büyüyen Rauf, XIII isimli kuru yük gemisinde çalışmaya başlamıştır. Yolculuğun sonunda kavuşmayı umut ettiği hayallerin arasında, gemideki işinin incelikleri ile birlikte, işleyeceği günahları da kabullenmeyi öğrenecektir. Ancak bu yolculuğun seyri kimsenin tahmin edemediği bir hal alacaktır.”Selçuk Ören, 2015 yılında başlayan “Şehzade Yangını” serisinden sonra yazıp-çizdiği “Kasap” projesi ile tekrar karşınızda. “Kasap”, içinde yaşadığı dünyanın adaletine inanmayan bir adamın, kahramanlık ile katil olmak arasında, ince bir çizgide ilerleyen hikayesini anlatmaktadır.